Mim: Hisler
ps: yazıda kullanılan resimlerin olayla alakası olmayabilir... belki..
1.En çok kırıldığın / incindiğin kelime?
Hm.. Yani nasıl desem.. Zamanında her şeyden, ama bunu öylesine demiyorum ciddi anlamda her şeyden alınan bir tiptim. Uzun süre de böyle devam ettim, etrafımdaki insanları incittim, kendimden uzaklaştırdım. Tabi hatamı fark ettikçe düzeldim, kendimi toparlamaya çalıştım. Tabi toparlerken yine bir yerde hata yaptım ve fazla ezdirdim kendimi. Sonucu ne mi oldu? Ben fazla duygusuz, tepkisiz kaldım her şeye karşı. Kolay kolay alınmıyorum ama etkilenmiyorum da. İnsanlar da kalbim yok falan sanıyor. Sonuçta.... Şu an beni en çok inciten şey heralde en yakınım dediklerimin özel bir şey söylemesi değil de, nasıl desem, farklı... Farklı davranmaları olur sanırım. Herkes kalbim olmadığını, hiçbir değerimin olmadığını düşünebilir ama yakınlarım beni bilmeli sonuçta, değil mi?
2.Herkesin kullandığı bir kelime olur ama senin için bir insan olur, o özel insan o kelimeyi kullanınca "alınırsın" ne düşünüyorsun?
Yukarıda anlattım, kelime değil de, davranış etkiliyor işte beni.
3.Seni en çok duygulandıran şarkı?
Zamandan zamana değişiyor. Ama özellikle.. Bad Books'tan Forest Whitaker'ı dinleyince birazcık şey oluyorum sanırım.. Heralde ilk dinlediğim zaman depresyondaydım ondan. Ama şu da var yalnızca duygulanmıyorum, aynı zamanda iyi de hissediyorum. Çok da güzel şarkıdır, favorilerimden hatta.
4.Daha önce seni bırakan birisi geldi, senden ikinci bir şans istedi, sende verdin o şansı ama buna rağmen bırakıp gitti.Şimdi yine pişman ! Ne yaparsın, ne hissedersin?
Buna benzer bir şeyi yaşadım desem? Benzerini değil aslında, zıttını. Birisi beni bırakıp gitti, sonra konuşalım dedim, ben konuşalım dedim, ikinci şansı o istedi gibi bir şey oldu. Peki sonra ne oldu dersiniz? Yine bırakıp gitti, hatta bayağı benzer bir şekilde. Ama onun pişman olacağını sanmıyorum, olsa da öyle küstüm senle konuşma benle demem. Zaten benim içimde olan oldu, biten bitti. Benim için zerre değeri olmayan birine küsmem de etmem de.
5.Nefret mi, aşk mı?
Güzel soru, aşkı tatmadım ama nefretle.. Hep.. İç içeyim desem? Evet nefreti seçiyorum çünkü seviyorum. Manyak falan değilim sadece sinirimi nefret denen şey olmasa dışarı vuramam ve bu beni mahveder.
6.Birinin kalbini kırdığında nasıl gönlünü alırsın?
Bir süre hiçbir şey demem, sonra direk özür dilerim galiba. Gerçi uzun zamandır kimseyi kırmadım gibi bir şey, veya kırdıysam da farkında değilim çünkü kimseyle aram benim yaptığım şeyler nedeniyle bozulmadı veya bitmedi. Diyorum ya ya bende bir sorun var ya da..
7.Nasıl ağlarsın? Bağırarak mı, içine atarak mı?
Yalnız kalıp bağıra çağıra ağlamak en sevdiğim. Beynim rahatlıyor resmen anlatabiliyor muyum?
8.En korktuğun şey?
Daha da yalnız kalmak. Etrafımdaki bir avuç kişiyi kaybetmek. Şimdilik en azından.
9.Ruhun sıkıldığın da ne yapmayı seversin? Kendini nasıl sakinleştirir /dinlendirirsin?
Dizi veya varyete programı izlerim, kitap okurum. İçimin nasıl sıkıldığına bağlı kısaca.
10.Bazen kızılmasından hoşlanırsın, peki en çok ne için kızılmasını seversin?
Soruyu anlamadım sanırım..
11.Şiir/Müzik/Öykü/Deneme ?
Öykü.
12. En son ne için ağladın?
Heh, bu soru için mükemmel bir gündeyim. Dershanede Bahar'la aynı sınıfta değiliz ve şu anki sınıfımla kaynaşamıyorum, bugün de önce mat1 dersine giren şişko uyuz sinirlerimi bozdu, sonra arkamdaki kız yine sinirlerimi bozdu. Öyle bağırıp çağırılıcak bozmalar değil bunlar, kavga tartışma gerektirecek şeyler de değil. Sadece sinirlerim bozuldu öyle. Yetmedi eve geldim tuvalete girer girmez bir anda ev nüfusunun yarısı kapıya dayandı "Üf zeynep mi girdi ya yüz saate çıkmaz şimdi çıksana artık ÇIK" diye çemkirmeye başladı. Zaten sabah da tersimden kalkmışım, sinirlerim laçka. Çıktım, akşam da abim "Niye efendim demiyorsun da 'NEEĞ?!' diyorsun, insanlarla yaşamaya alış artık" dedi. Oturdum salonda sakin sakin ağladım. Ama öyle rahatlamak için değil sinirlerim bozulduğundan, ve içimden geldiğinden. Öyle işte bugünü de böyle geçirdim. Zaten daha MAMACITA da gelmedi, uyumadan önce de ona mı bir posta ağlasam çocuk oyuncağıymışçasına?
13.Birinde hemen etkilendiğin özellik?
Bana karşı davranışı, belki bana ilk söylediği şey, veya yaptığı ilk hareket. İş değer biçeceğim insana geldiğinde dünya benim etrafımda döner anlayacağınız.
14.Dayanamadığın şey?
Vıcık vıcık ilişkiler ve piremses baylar bağyanlar.
15.En sevdiğin duygu?
Sorun bakalım duyguları sever miyim? Ama ille de seçecek olursam... Samimiyet duygudan sayılır mı?
****
Bulanık çingumdan aldığım bu mimi her zamanki gibi önce ikizime, ay aman yani tatarminho'ya yolluyorum. İkinci olarak da Arrakis'e yolluyorum çünkü en son ne zaman ağladığını merak ettim bir an. Hadi kolay gelsin, iygünler..
Hm.. Yani nasıl desem.. Zamanında her şeyden, ama bunu öylesine demiyorum ciddi anlamda her şeyden alınan bir tiptim. Uzun süre de böyle devam ettim, etrafımdaki insanları incittim, kendimden uzaklaştırdım. Tabi hatamı fark ettikçe düzeldim, kendimi toparlamaya çalıştım. Tabi toparlerken yine bir yerde hata yaptım ve fazla ezdirdim kendimi. Sonucu ne mi oldu? Ben fazla duygusuz, tepkisiz kaldım her şeye karşı. Kolay kolay alınmıyorum ama etkilenmiyorum da. İnsanlar da kalbim yok falan sanıyor. Sonuçta.... Şu an beni en çok inciten şey heralde en yakınım dediklerimin özel bir şey söylemesi değil de, nasıl desem, farklı... Farklı davranmaları olur sanırım. Herkes kalbim olmadığını, hiçbir değerimin olmadığını düşünebilir ama yakınlarım beni bilmeli sonuçta, değil mi?
2.Herkesin kullandığı bir kelime olur ama senin için bir insan olur, o özel insan o kelimeyi kullanınca "alınırsın" ne düşünüyorsun?
Yukarıda anlattım, kelime değil de, davranış etkiliyor işte beni.
3.Seni en çok duygulandıran şarkı?
Zamandan zamana değişiyor. Ama özellikle.. Bad Books'tan Forest Whitaker'ı dinleyince birazcık şey oluyorum sanırım.. Heralde ilk dinlediğim zaman depresyondaydım ondan. Ama şu da var yalnızca duygulanmıyorum, aynı zamanda iyi de hissediyorum. Çok da güzel şarkıdır, favorilerimden hatta.
4.Daha önce seni bırakan birisi geldi, senden ikinci bir şans istedi, sende verdin o şansı ama buna rağmen bırakıp gitti.Şimdi yine pişman ! Ne yaparsın, ne hissedersin?Buna benzer bir şeyi yaşadım desem? Benzerini değil aslında, zıttını. Birisi beni bırakıp gitti, sonra konuşalım dedim, ben konuşalım dedim, ikinci şansı o istedi gibi bir şey oldu. Peki sonra ne oldu dersiniz? Yine bırakıp gitti, hatta bayağı benzer bir şekilde. Ama onun pişman olacağını sanmıyorum, olsa da öyle küstüm senle konuşma benle demem. Zaten benim içimde olan oldu, biten bitti. Benim için zerre değeri olmayan birine küsmem de etmem de.
5.Nefret mi, aşk mı?
Güzel soru, aşkı tatmadım ama nefretle.. Hep.. İç içeyim desem? Evet nefreti seçiyorum çünkü seviyorum. Manyak falan değilim sadece sinirimi nefret denen şey olmasa dışarı vuramam ve bu beni mahveder.
6.Birinin kalbini kırdığında nasıl gönlünü alırsın?
Bir süre hiçbir şey demem, sonra direk özür dilerim galiba. Gerçi uzun zamandır kimseyi kırmadım gibi bir şey, veya kırdıysam da farkında değilim çünkü kimseyle aram benim yaptığım şeyler nedeniyle bozulmadı veya bitmedi. Diyorum ya ya bende bir sorun var ya da..
7.Nasıl ağlarsın? Bağırarak mı, içine atarak mı?
Yalnız kalıp bağıra çağıra ağlamak en sevdiğim. Beynim rahatlıyor resmen anlatabiliyor muyum?
8.En korktuğun şey?
Daha da yalnız kalmak. Etrafımdaki bir avuç kişiyi kaybetmek. Şimdilik en azından.
9.Ruhun sıkıldığın da ne yapmayı seversin? Kendini nasıl sakinleştirir /dinlendirirsin?
Dizi veya varyete programı izlerim, kitap okurum. İçimin nasıl sıkıldığına bağlı kısaca.
10.Bazen kızılmasından hoşlanırsın, peki en çok ne için kızılmasını seversin?
Soruyu anlamadım sanırım..
11.Şiir/Müzik/Öykü/Deneme ?
Öykü.
12. En son ne için ağladın?
Heh, bu soru için mükemmel bir gündeyim. Dershanede Bahar'la aynı sınıfta değiliz ve şu anki sınıfımla kaynaşamıyorum, bugün de önce mat1 dersine giren şişko uyuz sinirlerimi bozdu, sonra arkamdaki kız yine sinirlerimi bozdu. Öyle bağırıp çağırılıcak bozmalar değil bunlar, kavga tartışma gerektirecek şeyler de değil. Sadece sinirlerim bozuldu öyle. Yetmedi eve geldim tuvalete girer girmez bir anda ev nüfusunun yarısı kapıya dayandı "Üf zeynep mi girdi ya yüz saate çıkmaz şimdi çıksana artık ÇIK" diye çemkirmeye başladı. Zaten sabah da tersimden kalkmışım, sinirlerim laçka. Çıktım, akşam da abim "Niye efendim demiyorsun da 'NEEĞ?!' diyorsun, insanlarla yaşamaya alış artık" dedi. Oturdum salonda sakin sakin ağladım. Ama öyle rahatlamak için değil sinirlerim bozulduğundan, ve içimden geldiğinden. Öyle işte bugünü de böyle geçirdim. Zaten daha MAMACITA da gelmedi, uyumadan önce de ona mı bir posta ağlasam çocuk oyuncağıymışçasına?13.Birinde hemen etkilendiğin özellik?
Bana karşı davranışı, belki bana ilk söylediği şey, veya yaptığı ilk hareket. İş değer biçeceğim insana geldiğinde dünya benim etrafımda döner anlayacağınız.
14.Dayanamadığın şey?
Vıcık vıcık ilişkiler ve piremses baylar bağyanlar.
15.En sevdiğin duygu?
Sorun bakalım duyguları sever miyim? Ama ille de seçecek olursam... Samimiyet duygudan sayılır mı?
****
Bulanık çingumdan aldığım bu mimi her zamanki gibi önce ikizime, ay aman yani tatarminho'ya yolluyorum. İkinci olarak da Arrakis'e yolluyorum çünkü en son ne zaman ağladığını merak ettim bir an. Hadi kolay gelsin, iygünler..
Yorumlar
Yorum Gönder