Her Telden Çalan Blog - tabi iş diziye gelince

Eveet, herkesin geçmiş bayramı mübarek olsun. Mükemmel bir bayram geçirdim cidden, İstanbul'da bir Allah'ın kulu kalmamış. Misafirsiz ve akrabasız, sessiz sakin, tamamen eve tıkılı kaldığım hayallerimin bayramıydı bu ramazan bayramı. Ooooh ölmeden şöyle bir bayram da geçirdim ya gözüm açık gitmem inşallah. Yalnız, hissedilen sıcaklık 40 dereceyken ben 140 derece hissediyorum. Çünkü öyle. Allah'ım eriyeceğim... Bu sıcaklarda evin içine tıkılıp ne mi yapıyorum?  Her zamanki şeyler işte. Pazar günü dersanem başlamayacakmış gibi yaşıyorum. Dizi izliyorum, müzik dinliyorum, tumblra sardım sayılır gibi falan. (takip edecek olursanız haber verin de geri takip edeyimsdgsdşlgk) Başka mı.. Başka... Öhöm öyle işte. Neler izliyorum? Kdramalarda güncel takılıyorum genel olarak.  Jin Hyuk'cum bir tanem gül yüzlüm sen busun bu kalır mısın? Fated to Love You gibi. Sene başında konusu ilgimi çektiğinden orjinal versiyonunu izlemeye başlamıştım ama kız çirkin ç...

Big Bang üyeleri insan mı? Önceki mimimde bu mimi biraz daha depresyonda hissettiğimde yazacağımı söylemiştim, ve galiba bugüne kısmetmiş, tam bir gün sonraya yani! D.S.K'ya beni mimlediği için teşekkür ediyor ve sorulara geçiyorum xd *Blog açma hikayeniz nedir?* Yazmayı her zaman sevdim, tabi hiçbir zaman oturup düşüncelerimi yazayım da birileri okusun diye düşünmemiştim.. Aslında.. Bir hikayem yok. Düşündüm, düşündüm ama aklıma hiç gelmiyor nereden estiği. Okuduğum bloglardan etkilenmiştim onu biliyorum ama. Bunun dışında.. Yok arkadaş bende ekşın 0, esmiştir açmışımdır, hala nasıl kapamadım hayret sdşlfksd *Blogunuzun ismi nereden geliyor?* Nasıl açtığımı hatırlamadığım bu blogu, her türlü ülkeden diziler hakkında yazarım düşüncesiyle açtığıma bayağı eminim. Aama, sanırsam kendimi Kore'ye fazla kaptırmış bulundum xs Neyse, sonuçta her telden çalarım düşüncesiyle açmıştım ama ne var ki öyle bir şey olmadı :P *Hangi mevsimi seversiniz?* Kış. Şimdi sebepleri ...

Aslında, yazacağım ikinci mim yine  D.S.K 'dan olacaktı ama, şey o mim biraz depresif. Ve ben şu an depresyonda değilim, ama 2 haftaya kalmaz yine depresyona girerim, işte o aralarda yazacağım inşallah o mimi de, unutmadım yani :D Yumi Yumi 'yse, (ki benim için hiç yumi yum değil okyanus meleği o...) şu yazısında beni mimlemiş, neyse ıvır zıvırı bırakıp sorulara geçiyorum.. 1-Blog İsmin Neden Bu ? Özel Bir Anlamı Var Mı Ki? Şey, sanırım blogu açtığımdan beri en çok pişmanlık duyduğum olay bloggerda kullandığım isim ve blog ismimle url'm. İsmim kötü olduğundan değil. 2 yıldır dizikolik olarak yazıyorum, bir ara dizikolik-mania'ya çevirdim, özel bir sebebi olduğundan değil ama şu an geri düzeltmeye bile üşeniyorum. Neyse, aslında bakarsanız özelliklerim dizikolik olabilir ama asıl benimsediğim başka bir kullanıcı adı var; "madeinsiy" Blogger ve wattpad dışında her yerde bu ismi kullanıyorum, hem de taa 7.sınıftan beri, 7.sınıf hangi yıldaydı bilmiyo...

2003 yılında Masan'da bir okul hemşiresinin ölümü ve oğlunun ortaya kaybolmasıyla başlıyor dizi. Yıllar geçer, o zamanki davayla alakası olan Masan polis dedektifi Seo Pan Suk, 2014'te Seoul-Gangnam emniyet müdürlüğündeki Cinayet Bürosu dedektifi olmuştur. Eline eğitmesi için 4 çaylak verilir. Çaylaklardan tek bayan Oh Soo Sun'un memleketi Masan'dır ve 11 yıl önce kaybolan hemşirenin oğlu Kim Ji Yong'la kaybolmadan önce yakındır. Bir diğer çaylak, Eun Dae Gu (kara böcük, ağağağ), aslında Kim Ji Yong'tur ve annesinin ölümünden sorumlu tuttuğu Seo Pan Suk'tan intikam almak için dedektif olmuş, kimliğini de yıllardır gizli tutmaktadır. Ayrıca diğer iki çaylaktan Park Tae Il (Ay parçası, ağağağa) ve Ji Gook da farklı nedenlerden bu mesleği seçmişlerdir. Sonuçta acemi 4'lü, efsanevi Seo Pan Suk'un eline kalmıştır ve Seo Pan Suk bunun acısını hepsinden çıkarma niyetindedir. Dizi başlamadan önce, kadrosuyla ilgili etrafta dedikodular dönerken ...

Cevap: Değil. Kanıt: Fantastic. İnsan olmadığına dair daha net bir kanıt? Öyle işte. Trap'te piyanoyla Bahar'a hizmet ediyordu, burada kemanını eline almış bana yürüyor. Ya ama olmaz ki bu kadarı da, nasıl bir idol gitar dışında 3-5 enstrümanı daha mükemmel çalabilir? ps: Bu kadar yetenekli bir çocuğun program program çıkıp da kemanıyla aynı şarkıyı üç milyon defa baştan baştan çalarak harcandığını düşünüyorum. SM buldu bokunu çıkaracak bir şey daha. Henry'i biraz daha kullanırsa bana bile bıktıracak. Yo aslında bana bıktıramaz ama şu an bizimkini yerlere göklere sığdıramayan k-netizenlere bir defa bıktırdı mı yandık.  Fantastic full albüm yayınlandığında içinden 5-10 tane daha kemanın eşlik ettiği şarkı çıkarsa.. Hiçbir şey yapmam napıcam oturur dinlerken cips yer ağlarım bu niye benim değil diye.  Ya ben Henry'i istiyorum bye.

Yeminle her tarafım tvN oldu ya.. Adamlar farklı dizi yapıyor çünkü. Konuları, karakterleri, hatta belki de kullandıkları klişeleri bile farklı. Mesela, Reply 1994 de tvN'in. Kendisinden şu an ölümüne nefret ediyor, ve izlerken saatlerimi ve hayallerimi yedi bitirdi diye iğreniyor olabilirim. Ama ilk 10 bölümünde beni bu kadar sürükleyen, hastası yapan bir diziye de daha fazla gömmek istemiyorum. Bu dizi hakkındaki yorumum hala geçerli, çok izlemek istiyorsanız ilk 11'i izleyin bırakın. Kocası Chilbong çıkmayacak. Bu kadar ağır bir spoileri şak diye verdiğim için de üzgünüm ama en azından bilin ne bok olduğunu. Allah'ım artık ne kadar dolduysam diziye karşı her konusu açıldığında aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorum. Ama napıyım ya böyle olmaz ki Chilbong dururken pislik oppa ne ya pislik oppa ne lakabında meymenet yok. Allahtan yandaki tipler çok salak da her gördüğümde sırıtıyorum yoksaa... ya şu bebek yeminle kdrama tarihinin en salak yaratığı, 20 bölümde sırf...

Diziye göre, gumihoların ancak 1000 yıllık bir yaşamı vardır. Bu 1000 yıl içinde 1000 tane adamın ciğerini yerlerse insana dönüşebilirler, ha eğer bunu başaramazlarsa da, prensini öldüremeyen denizkızı gibi köpüklere dönüşerek yok olurlar. Baş karakterlerimiz gumiho bir anne ve yine gumiho olan iki kızı. Anne Gu Mi Seun ve kızlardan daha genç olan Gu Mi Mo çoktan 1000 ciğer olayını tamamlamışlar ve insan olmuşlar. Büyük kız Gu Mi Jin'se 999 ciğeri yemiş, 1000.yi arıyor. Arayışının bu kadar uzamasının sebebiyse basit; Gu Mi Ja diğer gumiholar gibi herhangi erkeklere benim erkeğim diyip ciğerini yemiyor. Her yediği ciğerin sahibini aşkla arıyor hanımımız.. Sitcom türünde, aslında yarımşar saatten 16, ama internette ikişer bölümün birleştirilerek oluşturulduğu 8 bölümlük bir dizi The Thousandth Man. İlk bölümünü artık 100 yıl önce falan mı izlemiştim hatırlamıyorum ama dün dedim bari bunu izleyeyim artık, ve bir güne sabahlayarak bitirdim diziyi. Güzeldi, insanı kesinlikle i...