Aslında Ben
Merhaba arkadaşlar. İlk blogumda ve ilk yazımda herkese merhabalar. Lafı uzatmadan direk konuya geçiyorum.
Blog genel olarak yabancı diziler üzerine olacak. Aslında yabancı dizi dendiğinde ilk olarak akla Amerikan veya İngiliz diziler gelir. Ama şahsen ben, Kore dizilerini de büyük beğeniyle takip ediyorum. Gerçi yabancı dizi severlere genelde Kore dizisi dendiğinde suratlar bi ekşir, konu değiştirilir, Koreliler'i itici buldukları falan söylenir ama haıyr, tamamen önyargı. -Ehm, şey, bi kaç ay öncesine kadar ben de öyle düşünüyodum, şşş-
İlk olarak en sevdiğim diziden başlamalıyım sanırım. Şahsen ben, yabancı dizi sözcüklerinin geçtiği tüm ortamlara girebilirim, e övünmek gibi olmasın ama rahat 50 tane Amerikan-İngiliz yapımı dizi izlemişliğim vardır. Öğrenciyim ben yeaa-Tembel öğrenciyim ben yeaa. Ders çalışmayı sevmem, tatillerimi ders çalışmak gibi yorucu işlerle harcamam, bunun yerine dizi izlerim. Ama yanlış anlamayın, öyle ben Türk dizisi izlemem çok havalıyım tiplerinden değilim. Yani tamam, takip ettiğim çok fazla Türk dizisi yok ama bunun sebebi yerli dizi olmaları falan değil. Konuları sarmıyo. Mesela Leyla ile Mecnun ve İşler Güçler'i çok severim, arada bi Şubat'a ve Seksenler'e bakarım ama o kadar, ne biliyim diğer romantik entrikacı diziler beni pek sarmıyo. Hele iyicee uzatıyolar ya, aman bana uzak olsunlar. Konunun bi türlü bağlanmak bilmediği dizileri cidden sevmem. Ha dizi uzun olabilir, ama uzatmaya çalışırken konular birbirine girip içinden çıkılmayacak bi hal alınca hiiç de hoş olmuyo yani.
Aman- nerdeydik? Heh benim en en en en favori dizim? Tabiki DOCTOR WHO. Whovian olmanın ayrıcalık olduğunu düşünenlerdenim.
Burası bi dizi blogu olduğundan bundan bahsetmeyecektim ama sıkı bi Whovian'ım dedikten sonra Potterhead olduğumu söylemezsem eksik hissederim. Bi tarafım şişer falan. EVET EN SIKISINDAN WHOVIAN VE POTTERHEADIM. Bu olayları anlatmak için daha sonra yeni bi başlık açarım. Tabi Doctor Who yanında hastası olduğum onlarca dizi var, bi gün izlediğim tüm dizileri liste halinde bloga eklicem.
Olm tembelim la ben. yapcam etcem diyorum da dua edin üşenmiyim sonradan. Şu yazıyı bile son 5 aydan beri planlıyorum da anca yazmaya başladım. Kim bilir ne zaman biticek de ben bloga atıcam. Neyse.
E o kadar Kore dizilerini savundum şimdi favori Kore dizimi ve Koreli'mi yazmasam olmaz. Boys Over Flowers cidden en en en favori "Kore" dizim. Aslında burada BOF'u anlatmaya başlasam susmam. O yüzden başlamıyorum. Kendi özel yazısına artık. Bi de anime sevdam vardır, Death Note'ın bildiğin hastasıyım. O da kendi yazısına.
Biraz da kendimden bahsedeyim, liseliyim ben, eşit ağırlık, Anadolu lisesi, İstanbul.Müzik dinlemeyi ve karikatür çizmeyi severim. Müzik olarak rock severim. ama sadece rock, özellikle Rolling Stones. Metal müzik hoşuma gitse de bana biraz fazla ağır kaçtığından çok fazla dinlemem.
Şimdilik bu kadar, bir dahaki yazımda görüşmek üzere.
Blog genel olarak yabancı diziler üzerine olacak. Aslında yabancı dizi dendiğinde ilk olarak akla Amerikan veya İngiliz diziler gelir. Ama şahsen ben, Kore dizilerini de büyük beğeniyle takip ediyorum. Gerçi yabancı dizi severlere genelde Kore dizisi dendiğinde suratlar bi ekşir, konu değiştirilir, Koreliler'i itici buldukları falan söylenir ama haıyr, tamamen önyargı. -Ehm, şey, bi kaç ay öncesine kadar ben de öyle düşünüyodum, şşş-
İlk olarak en sevdiğim diziden başlamalıyım sanırım. Şahsen ben, yabancı dizi sözcüklerinin geçtiği tüm ortamlara girebilirim, e övünmek gibi olmasın ama rahat 50 tane Amerikan-İngiliz yapımı dizi izlemişliğim vardır. Öğrenciyim ben yeaa-Tembel öğrenciyim ben yeaa. Ders çalışmayı sevmem, tatillerimi ders çalışmak gibi yorucu işlerle harcamam, bunun yerine dizi izlerim. Ama yanlış anlamayın, öyle ben Türk dizisi izlemem çok havalıyım tiplerinden değilim. Yani tamam, takip ettiğim çok fazla Türk dizisi yok ama bunun sebebi yerli dizi olmaları falan değil. Konuları sarmıyo. Mesela Leyla ile Mecnun ve İşler Güçler'i çok severim, arada bi Şubat'a ve Seksenler'e bakarım ama o kadar, ne biliyim diğer romantik entrikacı diziler beni pek sarmıyo. Hele iyicee uzatıyolar ya, aman bana uzak olsunlar. Konunun bi türlü bağlanmak bilmediği dizileri cidden sevmem. Ha dizi uzun olabilir, ama uzatmaya çalışırken konular birbirine girip içinden çıkılmayacak bi hal alınca hiiç de hoş olmuyo yani.
Aman- nerdeydik? Heh benim en en en en favori dizim? Tabiki DOCTOR WHO. Whovian olmanın ayrıcalık olduğunu düşünenlerdenim.
Burası bi dizi blogu olduğundan bundan bahsetmeyecektim ama sıkı bi Whovian'ım dedikten sonra Potterhead olduğumu söylemezsem eksik hissederim. Bi tarafım şişer falan. EVET EN SIKISINDAN WHOVIAN VE POTTERHEADIM. Bu olayları anlatmak için daha sonra yeni bi başlık açarım. Tabi Doctor Who yanında hastası olduğum onlarca dizi var, bi gün izlediğim tüm dizileri liste halinde bloga eklicem.
Olm tembelim la ben. yapcam etcem diyorum da dua edin üşenmiyim sonradan. Şu yazıyı bile son 5 aydan beri planlıyorum da anca yazmaya başladım. Kim bilir ne zaman biticek de ben bloga atıcam. Neyse.
E o kadar Kore dizilerini savundum şimdi favori Kore dizimi ve Koreli'mi yazmasam olmaz. Boys Over Flowers cidden en en en favori "Kore" dizim. Aslında burada BOF'u anlatmaya başlasam susmam. O yüzden başlamıyorum. Kendi özel yazısına artık. Bi de anime sevdam vardır, Death Note'ın bildiğin hastasıyım. O da kendi yazısına.
Biraz da kendimden bahsedeyim, liseliyim ben, eşit ağırlık, Anadolu lisesi, İstanbul.Müzik dinlemeyi ve karikatür çizmeyi severim. Müzik olarak rock severim. ama sadece rock, özellikle Rolling Stones. Metal müzik hoşuma gitse de bana biraz fazla ağır kaçtığından çok fazla dinlemem.
Şimdilik bu kadar, bir dahaki yazımda görüşmek üzere.
Yorumlar
Yorum Gönder