Itazura Na Kiss / Animeler Diyorum, Duygular Diyorum


Animenin tadı cidden bir başka oluyor! İyi ki Playful Kiss dizisini animeden önce izlemişim, yoksa dizinin Irie'si Kim Hyung Joon'umuz benim gözümde bitmişti bitmişti!! Oh Ha Ni ne kadar sülükse Kotoko da o kadar sevimliydi!!

Konusuysa- YA CİDDEN DAHA PLAYFUL KİSS'İ İZLEMEYEN Mİ VAR ARKADAŞLAR?!?!

Neyse, sakinliğimi koruyorum ve konuyu anlatıyorum, böyle de iyi biriyim. Şimdi bu Kotoko'cuğumuz, liseye ilk başladığı günden beri Irie Naoki'ye aşıktır, 2 yıl boyunca cesaretini toplar, gider Irie'ye açılır. Ama gelin görün ki Irie tam anlamıyla bir buzdolabı, hatta hayır böyle buzluk kırması bier şey olduğundan kızın kalbiydi duygularıydı hiçbir şeyi umursamadan bunu reddeder. Kotoko da hırs yapar işte unutcam ki ben bunu falan der, ama işler bu zavallımızın planladığı gibi gidemiyo malesef. Neden mi?

Şimdi bizim kızımızın annesi o daha çok küçükken ölmüş, bu nedenle babası büyütmüş bunu, babasının da restoranı var bu arada. İşte bunlar bi ev yaptırıyolar, gidiyolar ilk gün daha eşyalar bile adam gibi yerleşememiş, deprem oluyo ama böyle tırt bi deprem, hani camları bile zor titretecek cinsten bi deprem. Bu deprem geliyo bizimkilerin o yepyeni evini yıkıyo. Aman canım Japonya'da da böyle adi evler yapılıyomuymuş ya? Bu adamlar raylı sistemi dünyaya yayanlar değil miydi? Neyse artık. Bunlar böyle  ufacık bi depremle evlerini kaybedince haberlere çıkıyolar, haberlerde bunları kızımızın babasının uzun zamandır haberleşemediği arkadaşı görüyo. E arkadaş da arkadaş ama. Bu arkadaş bi şirketin başında, böyle zengin, kocaman bi evi var falan. Tabi hemen Kotoko'nun babasına ulaşıyo, bunlara evini açıyo. Sonra bunlar eve varınca tam içeri giriyolar, Kotoko bi bakıyo böyle merdivenlerin başında bişey, aynı Irie'ye benzeyen bişey. IRIE BU ARKADAŞIN OĞLU ÇIKMASIN MI!! E sen git Irie'yle aynı evde yaşa, hem de deki ben Irie'yi unutucam, nahhhh...

Şimdi arkadaşlar, yazı boyunca animeyi Playful Kiss'le karşılaştırmaya devam edebilirim, mazur görün. Aslına bakarsanız It Started With A Kiss (Tayvan dizi versiyonu) i de izlemeye başladım ama pek sarmadı, biraz Çince'nin kulak tırmalayıcılığından, biraz tiplerin sevimsizliğinden, hatta baya bi karakterlerin sevimsizliğinden onu yarıda bırakıp gittim direk Itazura Na Kiss'i izledim. E şimdi bu o kadar muhteşem ki, o çocuksu sıkıcı dizi bunun mu Kore versiyonu yani diyo insan. Ya tamam seveni var da ben çok sıkılmıştım onu izlerken, Ha çok tatlı sahneler yok muydu? Tabi ki vardı. Ama güzelim Kim Hyung Joon'un gülüşüne hasret kaldım dizi boyunca. Üstüne Oh Ha Ni'nin o gurursuz sülük hareketleri var ya, içimdeki feministi öyle bir ortaya çıkardı ki bi daha geri sokamadık. Sbi anladık aşk insanı aptallaştırır ama bu ne be kardeşim bu senin dediğin aşk senin kromozomlarından 5-6 tanesini eksiltmiş heralde, hatta direk beyni, gururu, eline gelen her şeyi söküp atmış. Ay uyuz oldum kıza ya. (Bu kadar atıp tuttuğuma bakmayın her ne kadar dizinin genelinde uyuz olsam da çok tatlı bulduğum sahneler de vardı tabiki) Neyse. Dizi boyunca kız uyuz çocuk mahkeme duvarı dolanınca tabi sinir oldum.

Ama şunu farkettim, gerçekten animeden sapmalılarmış, yani senaryo resmen animesi çekilsin diye yazılmış ya. Öncelikle, Khj'nin nasıl bir oyuncu olduğunu biliyoruz. Özellikle BOF'taki muhteşem duygusal süper harika hastası olunası karakterinden sonra tutup da Playful Kiss'de bi buzdolabını canlandırınca insanın tepesi atıyo tabi. Ya hiç duygu yoktu!! Ama işte onun da suçu değil ki, Baek Seung Jo karakteri tüm duygularını içinde yaşadı, zaten olay da dışarı vuramamasından ibaretti. Ama olay animeye gelince dillendirilemeyen olaylar çok daha güzel biçimde anlatılabiliyor. Animede Irie ne düşündüyse biz kararmış bir arkaplanla aklından geçenleri öğrenebildik. Bkz; Kinnosuke'nin Kotoko'ya evlenme teklif ettiğini ve kızımızın da bu teklifi ciddi ciddi değerlendirdiğini düşünen Irie;


Çocuğun suratı karardı, aklındakiler uçtu gitti! Oysa dizide KHJ bırak kararmayı hiç oralı olmamış, bi saniye duraksamamıştı bile. Diyorum ya, onun suçu değil. Animenin avantajı bu.

Bİ DK NAPTIM BEN YA? AY DİZİYİ ANLATACAĞIMA KARŞILAŞTIRMANIN BOKUNU ÇIKARMIŞIM Bİ SN YAHAHAHAHAH

EN İYİSİ BİRAZ BAŞLARA DÖNELİM!!

Heh, mesela kızımızın eve ilk gidişi. Abi hiç animedeki bi çocuk karakteri bu kadar uzun süre izlememiştim, evet Irie'nin kardeşi Yuuki'den bahsediyorum, ya DÜNYANIN EN TATLI ANİME KARAKTERİYDİ RESMEN!


Sıfatını yediğim ya şalskfdşldkgflş Daha bu bir şey değil, bir de aynı akşam abi kardeş bizim zavallı saf kızımızın üstüne gelmeleri var;


Hay senin o çıkardığın dili dlsfkjsdlfkşslkfşlk Bir de her türlü abisinin yanındaydı da, böyle rol model olarak almıyo abisini bildiiğin yaptığı her haltı tekrarlıyo :D Hatta Kotoko'ya hakaret edip durmasının sebebi de bu sayılır :D Hani o havuza gittikleri bölüm, bunu elinden tutmuş istediği yere götüren Kotoko'ya söyledikleri;

Bak bak çok bilmişe de bak seen
Ya kıza hakaret edip durdu ama günlüğüne de paso onu yazmıl çizmiş, bkz Yuuki'nin günlüğünden çizdiği bazı resimler;


Ama cidden sürekli Kotoko'yu çizmiş ya, her sayfada sırf adı geçmekle kalmıyo resmi de var ufaklığa bakar mısınız siz?

Hani dedim ya abisini taklit edip duruyo diye, bunun sebebi abisini aşırı sevmesi aslında. Acayip de kıskanıyo. Mesela Irie'nin Kotoko'ya ders çalıştırdığı bölümlerde nasıl da kıskanç kıskanç bakmıştı kapı aralığından. Hayır bi de sırf kıskançlığından gidiyodu soru sormaya hani ihtiyacı olduğundan falan değil.

Elinde olsa o an gider Kotoko'nun saçını başını yolardı eminim lkjslkdjf
Ah ders çalıştırmak demişken, bunların ders çalışırken yaşadıkları ldkjglfjg Zavallı her şeyi bilen Irie, çalışmaya başlarlerken kızın bu kadar aptal çıkacağını o bile tahmin edememişti :D


Şu sahnede dedim tamam Yuuki'nin bişey yapmasına gerek yok kız Irie'nin elinde kalıcak lkasdflkjd

Tabi bir de fırsatçı sevimli o harika kişiliğe sahip kaynanamız var. Valla ne diyim Allah herkese böyle kaynana  nasip etsin. Kadın kaynanalık kavramına yeni bi bakış getirdi. Ama o fırsatçı etiketini cidden sonuna kadar hakediyo, dengesiz ya :D Bunları ders çalışırken yorgun yakaladı ya;


"Burada nelerimiz varmış böyle" Psikopat yemin ediyorum psikopat. Anime tarihinde Kaichou Wa Maid Sama'nın dengesiz aşığı Usui'yi bile geride bırakarak en iyi niyetli psikopat ödülünü alıyor benden.


Gelelim bu fotoğrafın yarattığı sorunlaraaa... Ya arkadaşım deli misiniz siz bi olay nası bu kadar saptırılabilir ksjflkjdslkfj Ya fotoğrafta alt tarafı uyuyolar ortada ne yatak var ne yastık lisedeki dedikoducularsa öyle bi çizmişler ki sanki bunlar sevişmiş, sonra da fantezik bi şekilde çıplak çıplak, mutlu mesut bi şekilde uykuya dalmışlar. Abi bu doğu Asya'nın eğitim sistemi çok meşhur değil mi? Yoksa bizimkilerin lisesinin müfredatı falan mı farklı nasıl olmuş da bu kadar ilginç öğrenciler yetiştirebilmişler? :D


Gelelim Kinnosuke'ye.. Abi tam bi maldı lksdjflkdjf Bakın Playful Kiss'te bu karakteri çok güzel uyarlamışlardı, Bong Joon Gu'nun şu kafasından sarkan saça benzeyen jöleyle yapıştırılmış gibi gözüken kancası bile aynıydı,aslında biraz bakınca tipi de çok benziyo lan!

Öncelikle, animede en çok hoşuma giden şeylerden biri de Playful Kiss'in son bölümlerine doğru ortaya çıkan Chris'in aslında Irie'nin nişanlanacağı kız çıkmasıydı. Hani dizideki Yoon Hae Ra, hem Baek Seung Jo'ya üniversitede takan, sonra da yapışan kız vardı ya, bi de nişanlanmıştı falan Seung Jo'yla heh işte animede de onun gibi bi sülük mevcuttu ama Irie'nin nişanlandığı o değildi. Aksine, bizim çocuğun iş için nişanlandığı kız hani Bong Joon Gu'ya kaptıran o yabancı kız Chris çıktı lksdfjshdkjfh Ama diyorum ya böylesi daha iyi oldu, Chris Kinnosuke'ye kaptırınca Irie'ye sen zaten Kotoko'yu seviyosun dedi ve ayrıldı, hiç de uğraştırmadı bizi dizideki o parazit gibi. Anam o da tam parazit ya, Boys Over Flowers'da Gu Jun Pyo'ya yapışmıştı burda Seung Jo'ya kızım git diyoz gitmiyo beyin özürlü müdür nedir. Neyse.


Ya ben bu Chris'i çok sevdim de sanırım kız kördü. Valla kördü. Hayır yani Irie'yle nişanlıyken gidip Kinnosuke'ye aşık olmasının başka bi açıklaması olamaz. Bi insan neden durup duruken attan inip eşeğe biner ki? Rahat mı battı? Neyse biz onu böyle seviyoz. Yalnız Kinnosuke'ye uyuz oldum bi ara. Ulan göt gül gibi Chris taa İngiltere'lerden kalkmış gelmiş sana aşık olmuş hem de Irie dururken sen naz yapıyosun kızın hediyelerini zavallımın suratına frlatıyosun kızı üzüyosun ağlatıyosun hayır yani hayatında ilk defa bi kızdan ilgi gördün o da şansına güzel bi kız çıktı diye götün mü kalktı anlamadım ki. Allah'tan çok uzatmadı da iki bölüme nişanlandılar.

Ne diyelim Allah mesut etsin :))
AAA DÜĞÜN DEMİŞKEN :D BİZİMKİLERİN DÜĞÜNÜNE GELİYORUM HEMEN


Bizim deli kız naptı etti en sonunda ilk bölüm başlarken hayalini kurduğu o düğüne sahip oldu :D

Tabi ondan önce neler olmadı neler..

Ne öpücükler yaşandı..


 Üzerine bir de ne ayrılıklar..


Kotoko babasıyla beraber evden taşınırken Irie içten içe bozuldu, Irie'nin annesiyle babası kendi kızları evden ayrılmış gibi üzüldüler, buruklaştılar.

AMA SONUÇTA DÜĞÜN YAŞANDI YANİ XDXD

Tabii animenin çok çok beğendiğim bir diğer yanı daaa düğünden sonraki her şeyi ayrıntılı görmemizd, ayrıntılı diyorum. Mesela Playful Kiss'te de evlilik hayatlarını anlatmak için 10 tane mini bölüm çekilmişti ama o mini bölümlerde ne ailenin direği, sağlam koca, aile babası bi Baek Seung Jo görmüştük, ne de nurtopu gibi bi bebek.

AMA BURDAA


Evet o dünyanın en tatlı çocuğu, bi yandan annesi Kotoko'ya, öbür yandan amcası Yuuki'ye benzeyen; Kotomi, aka Mİ-CHAN!!

Şimdi onun doğumunu anlatmaya başlıyorum.

Öncelikle, Kotoko hamileyken hastaneye kaldırılınca Irie'nin yaşadıkları, hissettikleri, muhteşem anlatılmıştı.


Yavrum benim ya, nasıl da endişeleniyo, üzülüyo..


Ha bu arada Yuuki de büyüyo tabi, büyüyo böyle Irie'nin jr versiyonu olup çıkıyo başımıza kdfkjhfkjhfkjh

Ve Mi Chan'ın aileye teşrifi;


OYY O NE GÜZEL AİLE ÖYLE :'))

Yalnız, ister deli deyin ister manyak, ister de dengesiz, Kotoko Irie ameliyattayken tek başına doğum yaptı diye ağladım. Abi anladık baba hayat kurtarmakla meşgul de o çok sevgili kayınvalidemiz neden dışarda bekledi? :'(


Neyse, sonuç olarak dünyanın en tatlı çocuğu dünyaya gelmiş oldu. Ama  Kotoko ya, kendi gibi bi kız doğurdu valla :D Nedenini hemen göstereyim;


Kendi kızıyla yarışan, hem de ciddi ciddi ufacık çocuğa yenilen bi anne düşünün, evet  anne Kotoko ksjflkdjf Ama Yuuki cidden aynı abisi olmamış mı dostlar? Tepkileri,tipi, kıyafetleri, aynı serinin başındaki liseli Irie'miz canıım


"BEN BABAMLA EVLENİCEM" LKDFJGLKDFJGLKDFJGLKJ

Ya bi insan annesine benzer de bu kadar mı benzer? Kotoko duyunca çıldırdı tabi kjshfkjhsdkjfhsdkjfhsdfkj

Sonuç olarak, her şey mutlu bitti, mutlunun da mutlusu hatta. Herkes eşini buldu, çoluğa çocuğa karıştı.

Hatta, Chris hamile olduğunu öğrenince şöyle bi diyalog geçti;


Ben o arkadaki şişko ablayı çok sevdim yalnız jskfjsdlk Ama Allah'tan o ablanın dediği çıktı da çocuklar genel olarak Chris'e benzedi;

Kinnosuke'nin çocuklarından ne bekliyosunuz ki ldkfjglşfkg

 Yalnız bizim kaynana hiç değişmedi bak;


Gene çocuklarının hayatına burnunu sokuyo gene :D aman sokuyo da fena mı yapıyo? Eminim Yuuki'ye de hayatının aşkını o bulmuştur :D


Ama Irie'ye de yazık ya, bu iki zilliyle napsın? Tek bi çocuk değil iki tane birden yetiştiriyo o aslında da çaktırmıyo :D

E bari çocuğun karşısında yapmayın dkfjdl

Sonuç olarak gerçekten çok beğendim. Çok semptaik, tatlı bi animeydi. Gerçi balayında Kotoko Irie'yi sorgusuz sualsiz affedince, Kotoko'nun kep giyme törenine Irie gitmeyince, ve bi de üniversitedeyken kıza karşı umursamaz yaklaşınca sinir krizleri mi geçirmedim, sinirden koltuk kenarlarını mı kemirmedim, ama olsun. Her gülün dikeni vardır. Tamam belki kızımız saftı, çocuğu çabuk affediyodu ama en azından Oh Ha Ni'den daha gururluydu. Hey yavrum hey.

Şimdi çok tatlı foğtoğraflarla veda ediyorum, bir dahaki yazım kim bilir ne olur :)

Irie'miz küçükken pek bi tatlıymış dimi :'))
Yalnız bu üniversitedeki ilk günlerinde Kotoko'nun sınıfında bağırıp çağıran hoca ne kadar haklıydı. Gerçekten safız arkadaşlar. Kapağı üniversiteye atınca hiçbir şey değişmeyecek, sadece kendimizi kandırıyoruz gibime geliyo :(

 Neyse bu konuyu kapıyorum :D


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

The Heirs / ALLAH'IMA BİN SÜKÜR BİTTİ / Adeta bir fanfiction...

Liar Game / Japonya

Reply 1994 / Bu diziyi yazanı bir elime geçireyim var ya....................