Shining Inheritance/Brilliant Legacy ~ Helmoni helmoni olalı böyle muhtesemini görmedi

Evet arkadaşlar, ilk defa Boys Over Flowers'dan daha uzun bir dizi izledim. TAM 28 BÖLÜM. Ama öyle bi 28 bölüm ki, insan hiç bitmesin istiyo, ya tamam bitsin olaylar çözülsün de, keşke bi 30 bölüme tamamlasalarmış, böyle boynu bükük bırakmasalarmış beni. Aslında finali kötü değildi, aksine çok güzeldi ama ne biliyim..

Neyse şimdi spoilere girmeden önce konumuza bakalım.

Açıkçası bu defa konuyu yazmaya çok üşeniyorum o yüzden yeppudaa dan alıntı yapıcam;

Go Eun Sung her şeye sahip iyi kalpli bir kızdır. Mutlu ve zengin bir ailesi, üzerine titreyen bir babası vardır. Ama üvey annesi Baek Sung Hee, babasının ölümü üzerine (yanlış kimlik tespitiyle öldü zannedilen) sahip olduğu her şeyi elinden alır.Öz kızı Seung Mi'yi sahiplenirken, onu ve kardeşi Eun Woo’yu evden kovar. Eun Sung olanlar karşısında şaşkına dönerken, trajedisi kardeşi Eun Woo’nun kaybolmasıyla daha da artar. Bir gün kendisini para kazanmaya ve kardeşini bulmaya şartlandırmışken, bir yemek şirketinin başkanı olan yaşlı Jang Sook Ja’ya yardım etmesiyle tüm hayatı değişir. Yaptığı yardımı karşılıksız bırakmayan yaşlı kadın onu kendi şirketinde işe alır. Ama çalışmaya başladıktan sonra işler karmaşık bir hal alır.Çünkü yemek şirketinin varisi SunWoo Hwan ve bir restoran işleten Park Jun Se onun çekimine kapılırlar. Tüm bunlar arasında en beklenmedik şey ise yaşlı kadının tüm mirasını Eun Sung'a bırakması olacaktır.

Konu böyle. Şimdi karakterleri incelemeye başlıcam ve %100 spoiler veririm yani

İlk olarak Go Eun Sung.. Başına ne geldiyse iyi kalpliliğinden, temiz niyetliliğinden geldi zavallımın. Etrafındaki herkesin mutlu olmasını istedi, kimseyi üzmemek için kendi üzüldü, kendi hayatı parçalanırken gitti başkalarınınkinin toplanmasına yardım etti. Ama bu aşırı yardımseverliği, ıkına ıkına ağlayışları, duygularını açığa vuramaması, kısacası başka dizilerde olsa sinirimden diziyi bırakmamı sağlayacak bu davranışların hiçbiri Eun Sunh yaparken rahatsız etmedi beni. Ha hep sessiz kalması, Cindirella'nın üvey annesi ve üvey kızkardeşlerini andıran ailesine hiç baş kaldırmaması sinirlerimi bozmuş olabilir, ama Eun Sung'un bu işin de altından kalkması beni acayip mutlu ettiğinden hiç önemli değil.

Cinderella dedik falan ama kim bu üvey anne ve üvey kızkardeş? Öncelikle üvey anneden başlıyorum; Baek Sung Hee. YA Bİ KARAKTER ANCAK BU KADAR UYUZ MAL ÇİRKEF GERİZEKALI SİNSİ KÖTÜ KORKUNÇ OLABİLİR. Henüz içimdeki nefreti yeterince boşaltamamış olsam da hakareti burada kesiyorum çünkü bu kadının yediği bokları da yazıcam daha..

Burada gene Eun Sung'a küçük bir dönüş yapmak istiyorum. Diyorum ya kız gelenden geçenden bi tekme yedi, ama en çok da bu kadından çekti.

Üvey anası olacak cadı;

-Önce gitti babasının cesedini özellikle yanlış teşhis etti ve kızımızın hiç bilmediği hayat sigortasından gelen paranın üstüne yattı,
-Sonra kızımızı zihinsel engelli kardeşi Eun Woo'yla beraber kapının önüne koydu,
-Yetmedi gitti Eun Woo'yu da kaçırıp şehir dışında yaşlı bi çiftin yanına bırakarak kaybolmasını sağladı,
-O da yetmedi kızın babasına zavallımı kötü gösterdi, Amerikalara gitti ölümün hiç umrunda değil dedi,
-Ve ne babasının aslında hayatta olduğunu öğrenmesine ne de onunla buluşmasına izin verdi.

Yani bizim Bof'taki Jun Pyo'nun annesi bu kadının yanında melek kalıyor.

Bi de bunlar yalnızca kızımıza yaptıkları, çektirdikleri, yani daha devamı da var..

Ama onları da her anlattığım karaktere ayrı ayrı yazıcam yani o kadar fazlalar.

Bu da Eun Sung'un üvey kardeşi Seung Mi. Ya bunu ve anasını Cinderella'daki üveylere benzetmeme falan bakmayın. Asıl cadı anasıydı bu zavallımın. Amına koduğumun cadısı da kendisine anne diyen ne kadar kişi varsa hayatını mahvetmiş ya....

Bu kız aslında hep kendisiyle çelişti. İçten içe Eun Sung'u da, Eun Woo'yu da, üvey babasını da çok sevdi ama.. Annesinin yaptıklarının karşısında durmadı, zavallım annesi tarafından zehirlendi resmen. Gitti annesiyle beraber yalanlar attı, deli etti beni deli. Ama diyorum ya, hep çelişti.

Bazen annesinin yediği haltları hiç kaldıramasa da sesini çıkaramadı zavallım

Hikayesi de şöyle ki, kendisi liseden beri başrol deki çocuğumuz Hwan'ın sevgilisi. Sayılır ya da. Bilmiyorum. Annesi zaten Hwan'ın annesinin önceden de arkadaşıymış ki bunun nasıl olduğunu da bilmiyorum.

Aslında bu yediği bokların çoğunu kendisi için değil, Hwan'ı kaybetmemek için yedi. Sevgi yüzünden yani..

Ha Hwan bunu hiç sevdi mi? Yoksa hep küçük kız kardeşiyle bir mi gördü? O konuda hiçbir fikrim yok.

Burada gerçekten uyuz görünüyor değil mi? Zaten ben de gıcık olmuştum ldjflkdjf Ama nasıl desem haklı da sayılır.

Şimdi bu resimdeki olay şu; bunlar 4'ü beraber mağaraları geziyolar ve Hwan zaten görünürde Seung Mi'nin sevgilisi. Ama gelin görün ki Hwan Eun Sung'un kafasına bi damla su geldi diye Eun Sung'a çaktırmadan su damlalarını eliyle engellemeye çalışıyo. Öbür yandansa Seung Mi'nin tepesinde resmen bi şelale var, kız 10 dakka daha orda dursa sırılsıklam kalıcak ama Hwan dönüp yüzüne bile bakmıyo.

Şöyle de bir şey var ki, kız Hwan'ın Eun Sung'u sevdiğini, çocuğun gözünün kendisini görmediğini bilse de Hwan benim onunla evlenicem diye inatla diretti. Ya niye diretiyosun? Çocuğun kimi sevdiğini biliyosun, seni bir daha hiçbir zaman sevgilisi olarak görmeyeceğini de biliyorsun, bıraksana artık..

Ve Sun Woo Hwan.. Abi Lee Seung Ki niye hep zengin züppeyi oynuyo sdkjfklsjd My Girlfriend is a Gumiho'da da, The King 2 Hearts da da aynı karakterdeydi sldkfsldşfl Neyse ya ben öyle seviyorum onu, canım benim..

Şimdi bu kadar sevgi ifadesi kullandım diye sanmayın ki Hwan'ı aşırı falan sevdim. Bi defa 15.bölüme kadar geldiğimizde kızdan daha yeni yeni hoşlanmaya başlamıştı. Ya dizinin yarısına gelmişiz bu hala pislik hala pislik , ama nasıl da tatlı... Ay çarpılcam şimdi abi tam pislikti ve hiç de tatlı değildi mal ya. 15.bölüme kadar her an bi sempati kazanırım belki falan diye bekledim ı-ıh yok ama 15.bölümden sonra.. Yavvrum beniiiimmmm...

Çocuğun en sevdiğim sahnesiyse tabiki Eun Sung'a otobüste fortlamasınlar diye kalabalığın içinden çekip kendi önüne alması.. Ya aslında bu kadar yakın mesafe falan biraz dayıyo gibi gözüküyo ama sarılıyo diyip çıkalım işin içinden.

Ve çocukla ilgili en nefret ettiğim şey.. ANASIYLA BACISI. Ya dizide ne kadar ajumma varsa uyuzdu galiba. Yo yo, ne kadar ana kız varsa hepsi uyuzdu diyelim. Zavallı helmonimiz bunlardan sevgi görmek istese gerizekalı gerizekalı triplere girip üzdüler kadıncağızı. Hatta bi ara yaşlı kadının "aklı başına gelsin biraz" diye eşyalarını toplayıp evden ayrıldılar. Neymiş, para vermiyorsa giderlermiş. Bak baak. Siktirin gidin amk sanki çok da umrumdaydı Allah Allah yaa

Bak bak ya söylediklerine bak şu veledin

Ya özellikle Hwan'ın kız kardeşi Jung'un bebek gibi ağlayıp durmasına sinir oldum. Gerizekalı ya. Böyle kabız gibi ağlayıp durdu ya, her ağzını açtığında ağzına iki tane çakasım geldi. Mal.

Hele Park Joon Se, yani ikinci adama sarmıştı ya bu..

Aynı Lie To Me'deki ikinci karakter gibi, bu da ayrı bi şizofren ya..

Vee artık zamanı geldi.. PARK JOON SE. Yani KANG MİN HO!!! 49 Days'i izlerken ne kadar uyuz olduysam burada da o kadar içim acıdı. Hatta bi ara esas oğlan Hwan'a uyuz oldum Eun Sung'la Joon Se'nin arasına girdi diye. Dedim ya Hwan 15.bölüme kadar esas oğlan olmakla ilgili hiçbir tepki göstermedi diye, işte oraya kadar Hwan ve Eun Sung'un değil de Joon Se ve Eun Sung'un aşkını izliyodum sanki.

Ya bu melek gibi çocuğu nasıl Kang Min Ho yapmışlar??

Abi bu senaristler tutup da ikinci adamı bu kadar özverili, nazik, temiz, iyi kalpli, kısaca bu kadar muhteşem yaptıkça benim kalbim parçalanıyo ya. HAYAT ADİL DEĞİL!

Ha gerçi ilk bölümlerde "Sende hiç insanlık yok mu?!" diyince kahkahayı bastım kljdfkgljfdg Amk biz 49 Days'de senin ne bokluklarını gördük çocuğu niye dövüyosun dklfjdslkjf

Ya tabi bu işin dalgası. Joon Se tahmin bile edemeyeceğiniz kadar harika bi karakterdi. Ha tamam bence Lee Seung Ki kadar yakışıklı değil, ama buna rağmen onun yanındayken bile kendine baktırmayı başardı ya, JOON SE <3 nbsp="" p="">

Vee o kadar dedik dedik kim bu helmoniii.. Jang Sook Ja, Hwan'ın büyükannesi, dizinin meleği, idealleriyle, aslında çok basit olan ama bi türlü yerine getirilemeyen istekleriyle, gerçekten görüp görebileceğiniz en harika büyükanneydi.

Aslında kendisi hakkında sayfalarca döktürebilirim ama bugün pek iyi günümde değilim o yüzden kendisi hakkında sadece muhteşemin de muhteşemi olduğunu söylüyorum.

SONUÇ OLARAK

Kaçırılmayacak bir dizi. SAKIN AMA SAKIN UZUN DİYE BENİM GİBİ ERTELEMEYİN.

Aslında Türk dizilerine çok benziyordu ya, böyle çetrefilli olaylar, her şey iç içe, herkes ayrı  hırs, para pul peşinde falan.

Normalde böyle olayları sevmeyen ben, bu diziyi gerçekten çok sevdim.

Hatta sonlara doğru Hwan'ın kardeşi Jung'un Eun Sung'u taklit etmesi falan, o bile çok tatlı geldi skldjfkljsd

Ama en tatlı karakter tabi ki Eun Woo'ydu, yani Eun Sung'un kardeşi. Amaaan bu Hwan da az değil ya, çocuğu tutmuş Amerika'da ablanı bi erkekle beraber görürsen ara diye örgütlüyo lkjkldjfkj

Aaa Amerika demişken.. Son bölümde dedik tamam her şey iyi tatlıya bağlandı falan. Durup dururken kızın Amerika'ya gideceği tuttu. Ya ne alaka? Hayır yani niye ki? Anladık eğitimini tamamlicaksın.. Öf banane ya istersen Oxford'dan Cambridge'den Harvard'dan burs kazanmış ol GENE DE LEE SEUNG Kİ'Yİ KORE'DE ARKANDA BIRAKIP GİDEMEZSİN KIZIM.

Keşke böyle kız gitmeden hemen önce öpüşüp mutlu olduklarını, beraberliklerini gösterdikten sonra kızın Amerika'dan döndüğü zamanı da gösterselermiş. Ha tamam aslında olayların ileri sarılmasını hiç sevmem ama yani bu defa görmek istedim. Neyse artık.

Ki buna rağmen harika bir diziydi!!