That Winter, The Wind Blows / Wind Blows in Winter / yok bizde kışlar kuru geçer zaten, rüzgar müzgar yok, size özgü bi durum o..........

İşte bebekliğinde bir ağacın altına terk edilmiş, yetimhanede büyümüş Oh Soo diye bir adam var, zamanıyla çocuğuna hamile olan deli gibi sevdiği sevgilisinin ölümüne neden olmuş, şimdi de o kızın "ölen ablamdan sonra bir başkasına daha bakarsan o gözlerini oyarım" tarzı bir sayko olan kız kardeşi Hee Sun'la yaşamakta, yanlarında bir de işte çocuklundan beri beraber olduğu dongsaengi Jin Sung var.Diğer çok çok yakın arkadaşının ise ismi kendisiyle aynı; Oh Soo. Bu arkadaşı sürekli ünlü bir şirketin kayıp oğlu olduğunu, o ünlü şirketin gözbebeği Oh Young'un kendi kız kardeşi olduğunu iddia ediyor. Kumarla mafyayla takılmaktan beyinleri sulanmış bu arkadaşlardan başroldeki Oh Soo bir gün bir hata yapıyor, ve bu hata sonucu diğer Oh Soo ölüyor, kendisi de hapise giriyor. 1 yıl sonra bu şirketin başındaki adam da artık hastalıktan ölmüş, e kızı Oh Young desen kör, şirket başlıyor adamın kayıp oğlu Oh Soo'yu aramaya. Tabi kimse bilmiyor gerçeğinin öldüğünü, paraya ihtiyacı olan diğer Oh Soo da Hee Sun ve Jin Sung'la bir olup onun yerine geçiyor, Oh Young'un yanına taşınıyor. Tabi herkesten önce, kör olduğu için kimseye güveni kalmamış olan Oh Young'u inandırması gerek onun abisi olduğuna.


Allah'ım bu nasıl konu yaz yaz bitmiyor yine fenalıklar bastı beni.. Şimdi bakın, dizi ilk bir yayınlanırken demiştim aa Kim Bum oynuyor izlerim bunu bir ara. Geçen de Eunji'yi araştırırken baktım o da bu dizide, hemen atladım üzerine ve başladım diziye. Hayır yani dizinin afişinden bile resmen dram akıyorken ne diye başladıysam? Dram gördü mü fik fik kaçan ben, bu defa tuttum aynı anda Nice Guy ve Wind Blows in Winter'a başladım. Bu arada ikisinin de adının niye bu kadar alakaya maydanoz olduğunu çözebilmiş değilim ve çözmek için de pek efor harcamadım sjdlgkj

Neyse. Sevmedim işte diziyi, ne bileyim hep olan şeyler, dram falan var, olaylar bir nebze olsun dikkatimi çekmedi, aslında normal şartlarda bu diziye 2 bölümden fazla dayanmazdım ama şunlar için 16 bölüm sabredip izledim:


YA SİZ NABIYONUZ ALLAH AŞKINA BU KADAR TATLI OLUNUR MU?! Kim Bum'u zaten özlemişim, Eunji'ye zaten hastayım, bir de üzerine bu kadar dramatik bir dizide bu kadar sevimli karakterleri canlandırmaları devrelerimin kısa süreli hasara uğramasına sebep oldu. WHY SO YANAKLARI SIKILASI?! Hele bahsetmeden geçemeyeceğim bir sahne var ki, izlerken sebepsiz yere kahkaha attım: Oh Soo geceyi Se Ri midir So Ra mıdır her ne boksa baykuşa benzeyen ama kendini VS modeli sanan o kızla geçirmiştir, sabah kız giderken yatak odasında "tanga"sını da bırakmıştır. Oh Soo, diğer Oh Soo ve Jin Sung kahvaltı ederlerken Oh Soo'nun cüzdanından para almak için odasına giren Hee Sun bu çamaşırı bulur ve elinde külotla kahvaltı masasına gelir, yetmez bir de tangayı Oh Soo'nun çorbasının içine atar! Üzerine bir de aynı çorbayı Oh Soo'nun kafasından aşağı döktüğünde ben artık kendimi kaybetmiştim dlfkhjldkg Ha bir de çekip telefonuma bile kaydettiğim, moralim bozulduğunda bir daha bir daha izleyip gülme krizlerine girdiğim bir de öpüşme sahnesi var, Jin Sung ve Hee Sun çöplerin içinde diğer Oh Soo'ya ait DNA örnekleri aramaktadırlar, Jin Sung diş fırçasını bulup ayağa fırlar ve zıplamaya başlar "BULDUM BULDUM!" diye. Hee Sun da ona katılır, Jin Sung'un yanaklarını "oyyy ne kadar tatlısın" diyerekten sıkar ve gazı alamayıp bir de dudaklarından öper! Buraya kadar iyi hoş da, öpücüğe ikisi de şok olur, aptal aptal birbirlerine bakarlarken Hee Sun bu defa da Jin Sung'a tokadı geçirir, sanki çocuğun bir suçu varmış gibi! Çok ciddiyim uzun zamandır hiç bir şeye bu kadar gülmemiştim! lskjfglkjf

Bence de :D

Zaten diziyle ilgili söyleyeceğim tek şey de buydu valla, ne bilim diğer yerleri sarıp sarıp sadece Hee Sun ve Jin Sung'u izlediğimden dizinin geri kalanı pek de yer etmedi hafızamda, veya ben yer açmadım onlara pek değerli kafamda, bilemiyorum artık kljglkjdfg ne bilim diyorsanız Kim Bum'u izlemek istiyorum, Eunji'nin bağrıl çağırışlarına gülmek istiyorum, gidin izleyin ama o kadar yani beklentiniz fazla olmasın (gerçi ben dram kısmını yani dizinin tamamını pek sallamadığımdan, iyiymiş kötüymüş gibi bir şey demeye hakkım var mı bilmiyorum :d, bu arada bi Japon dizisinin uyarlamasıymış bu, niye bunu da yazma gereği duydum hiç bilmiyorum)

(spoiler. sonunu da pek takmadım yalnız, oh young'un gözler açıldı mı yav? veya, bizim bu şapşal ikili farkında değil mi oh soo'nun hala yaşadığının? neyse neyse, iyi olmuş taşraya taşındıkları! :D spoiler.)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

The Heirs / ALLAH'IMA BİN SÜKÜR BİTTİ / Adeta bir fanfiction...

Liar Game / Japonya

Reply 1994 / Bu diziyi yazanı bir elime geçireyim var ya....................